Türkiye’de çocuklar çalışıyor, okuldan kopuyor, aç yatıyor, istismara uğruyor…
Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin kuruluşunun 105. yıl dönümünde, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı coşkuyla kutlandı.
Küçükken 23 Nisan’ın en sevdiğim yanlarından biri, tüm dünya ülkelerinden Türkiye’ye gelen çocukları ekrandan seyredip ya da memleketime geldiklerinde onları görmekti… Çok farklı, çok renkli gelirdi bana bu resim… Tabii bir de farklı bir resim var…
Bir yandan tüm yurtta çeşitli etkinliklerle kutlanan bu bayram, diğer yandan da ülkedeki çocuk istismarı, erken yaşta evlilik ve çocuk işçiliği gibi birçok alandaki sorunları da gün yüzüne çıkartıyor.
Uluslararası Çalışma Örgütü ve UNICEF’in 10 Haziran 2021 tarihinde, sanıyorum bu konudaki en son raporlarında büyük uygarlığımızın çizdiği bu acımasız resim ortaya konmuş. Kayıt dışılığın yoğun olduğu alanda verilerin hep eksik olduğu da düşünülünce resmin daha da karanlık olduğu açıkça görülebilir.
Türkiye’deki çocukların karşı karşıya olduğu ağır gerçekler, bayram sevincine gölge düşürüyor. Çocuk işçiliği, iş cinayetleri, çocuk istismarları, okulu terk etme oranları ve yatağa aç giren çocuk sayısındaki artış, ülkenin geleceği olan çocuklara dair çok vahim bir tablo.
Eğitim Reformu Girişimi’nin 2023-24 öğretim yılı raporuna göre, 612 bin 814 çocuk okulu bırakmış. Çocuk işçiliğinin artması, eğitimden kopuşu da büyük oranda tetikliyor.
TÜİK verilerine göre, çalışan çocukların %20,3’ü okula devam edemiyor. Özellikle MESEM programları, çocukların haftada yalnızca bir gün okula gitmesi ve kalan günlerde ağır işlerde çalışması nedeniyle eleştiriliyor. Eğitim-Sen Genel Başkanı Kemal Irmak, “MESEM’ler, 12 yıllık zorunlu eğitimi fiilen sekiz yıla düşürdü” diyor. Çocuk işçiliğin yoğun olduğu mevsimlik tarım ve sanayi sektörlerinde, çocukların eğitime erişimi neredeyse imkânsız hale geliyor.
23 Nisan, çocukların haklarını hatırlamak ve korumak için bir fırsat. Ancak, Türkiye’de çocukların çalışmak zorunda kalmadığı, okula devam edebildiği ve sağlıklı bir şekilde büyüyebildiği bir gelecek için acil adımlar atılması gerekiyor. Çocuk işçiliğine karşı mücadele, yalnızca denetimlerle değil, yoksullukla mücadele, çok iyi kaliteli bir eğitim ve sosyal desteklerle mümkün. Bayram coşkusu, çocukların yüzünü güldürecek somut şeylerle ancak anlam kazanabilir.
Kutlu olsun!
News
