Eğer bu işlere kalkışmayıp Nazilli Belediye Başkanı olmayı sürdürseydi, büyük olasılıkla 30.yıl dönümünü kutlamaya hazırlanıyordu şuan. Ahh ahh..

Bazı seçimler ve içindeki hevesler her zaman seni yükseltip yüceltmeyebiliyor. Baktığımız zaman yetinmeyi bileceksin ya da yanlış zamanda yanlış hamleler seni dibe çekebiliyor. Bunlara rağmen neden bi daha diye sormayı kendimizde tabiki hak görüyor olabiliriz.. Herşey belediyenin veya herhangi bir kurumun maddi anlamda eksiksiz kasa dolu veya birkaç proje tamamlanmış bırakmak tam anlamında bir görev midir tartışılır. Bir belediyede kasa doluysa hizmet üretmemiş demektir belediye kar odaklı değil hizmet odaklı bir kurumdur…

YA TUTARSA ?

Yine yerel seçim dönemi 2004 senesi Nazilli’de seçim ve heyecan dorukta. Bir EFSANE varmış evde komşularla tanıdıklarla seçim takip ediyoruz. Ben tabi çok fazla idrak durumunda değilim sonuçlar açıklandı evde bir bayram havası konvoylara hazırlanıldı herkes dışarı kutlamaya EFSANEyi karşılamaya çıktı. O kadar emindirler ki 5 sene daha rahattı Nazilli. O kadar güvendiler. Gel zaman git zaman bazı hevesler ağır basıp DP gibi Nazilli’de ihtimali olmayan bir partiden vekil adaylığı hevesi ortaya çıktı. Ben buna politik öngörüsüzlük diyorum siz ne derseniz diyin. Hemde 2.sıradan ama seçilemedi. Ardından uslanmadı Kuşadası gibi bir yerde 2009 yerel seçimlereine AK Parti’den tekrar aday oldu ve hezimete uğradı. Aklımada Nasreddin Hoca’nın ya tutarsa fıkrası gelmedi değil. Bugün baktığımızda tekrar deniyim belki tutar diye tekrar Nazilli Belediye Başkanlığı’na aday oldu. Ama son gittiğinde belediyeyi kaderine terketmemiş miydi ?

Şimdi soruyorum seçildi diyelim halkın takdiriyle geldi koltuğuna oturdu. Tekrar politik öngörüsüzlüğü tutarsa ? Veya YA TUTARSA diyip tekrar Nazilli’den vazgeçerse ? Şimdi herşey toz pembe gelsin hele bir ozaman görürüz ben merkezli birinin egosuyla ne hizmet edeceğini…